13 Mayıs 2014 Salı

PİYASA RİSKİ; MENKUL KIYMET SPEKÜLASYON RİSKİ

T.C.
 FATİH ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

    YÜKSEK LİSANS ÖDEVİ
       CÜNEYT GÜL
İŞLETME TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

RİSK YÖNETİMİ


                                              Ödev Konusu

PİYASA RİSKİ;
MENKUL KIYMET SPEKÜLASYON RİSKİ

         Ödev  Danışmanı

Doç.Dr. Atilla UYANIK


                                               MAYIS 2014




1.GİRİŞ

Genel olarak piyasa riski faiz oranları, kur dalgalanmaları ve hisse senedi fiyatındaki değişmelerden dolayı bankaların yaşadığı bir sıkıntıdır. Bankaların bu durumda risk yönetimi açısından yapabilecekleri en temel iş tedbirli olmaktır. Bu konuda BDDK, Basel Uzlaşması çerçevesinde, bankalara piyasa riski için bir yasal karşılık bulundurma noktasında zorunluluk getirmiştir.  
Piyasa riskleri, bankacılık sitemini yakından etkileyen önemli bir risk kaynağıdır. Bu risk türür döviz piyasasında veya mal piyasasında fiyat/değer değişiklikleri, faiz oranlarında değişme ile sahip olunan hisse senedi, emtia ve finansal enstrümanların fiyatlarında meydana gelen değişimlerin yarattığı risk olarak tanımlanabilir.  Piyasa riskinde en temel nokta işletmenin bilançosundaki nominal değerleri ile faiz oranları, döviz dalgalanmaları, hisse senedi fiyatındaki değişmeler yüzünden elde edilen değerin işletmeye getirdiği kayıptır. 
 Piyasalarda meydana gelebilecek değişikler bankanın pazarladığı finansal araçların fiyatlarını ve değerlerini etkiyebilecektir. Herhangi bir finansal aracın değeri fiyatının, kuponunun, kupon sıklığının, süresinin, faiz oranının ve diğer faktörlerin bir fonksiyonu olacaktır. Bu durumda eğer banka pay senedi, tahvil gibi finansal araçları tutuyorsa o zaman fiyat ya da piyasa riski ile karşı karşıyadır. Burada risk, finansal aracın fiyatının dalgalanmasıdır.
Piyasa riskleri risk dörtlümüzün Egzojen-Finansal gözüne tekabül eden risklerdir. Bunlar bankanın iradesi ve kontrolü dışında oluşur ve genellikle bunlara karşı korunmak HEDGING tekniklerini gerektirir.
 1. Faiz Oranı Riski
2. Kur (Kambiyo) Riski
3. İşlemsel Risk
4. Menkul Kıymet Spekülasyonu Riski 
5. Pazarlama Riskleri
6. Hisse Senedi Fiyat Değişim Riski
7. Karşı Taraf (Counterparty) Riski
8. Takas Ya Da Teslim Riski
9. Baz Riski


2.MENKUL KIYMET
Menkul kıymetler; ortaklık veya alacaklılık sağlayan, belli bir meblağı temsil eden, yatırım aracı olarak kullanılan, dönemsel gelir getiren, misli nitelikte (birbiriyle aynı), seri halinde çıkarılan, ibareleri aynı olan ve şartları Sermaye Piyasası Kurulu tarafından belirlenen kıymetli evraklardır.Tezgahüstü (ikincil) piyasalarda bir çoğu artık kaydi olarak işlem gören, bir başka ifadeyle fiilen el değiştirmeyip hesaben takip edilen menkul kıymet türlerinden, uygulamada en çok karşılaşılanları şunlardır :
• Hisse Senetleri,
• Devlet Tahvilleri,
• Özel Sektör Tahvilleri,
• Hisse Senedi ve Tahvil Kuponları,
• Hazine Bonoları,
• Gelir Ortaklığı Senetleri,
• Toplu Konut İdaresi ve Kamu Ortaklığı İdaresince Çıkarılan Tahviller,
• Yatırım Fonu Katılma Belgeleri,
• Finansman Bonoları,
• Banka Bonoları,
• Banka Garantili Bonolar,
• Varlığa Dayalı Menkul Kıymetler,
• Kâr-Zarar Ortaklığı Belgeleri.
3.SPEKÜLASYON

Mevcut piyasa koşulları değerlendirilerek geleceğe yönelik fiyat tahmini yapılması ve risklerin üstlenilmesi ile para kazanmanın amaçlandığı faaliyetlere spekülasyon denilmektedir. Spekülasyon borsanın önemli faaliyetlerinden birisidir. Çünkü spekülasyon sayesinde fiyatların çok fazla yükselmesi ve düşmesi engellenmektedir.
Spekülasyon, piyasada gerçekleşmesi beklenen fiyat değişikliklerinden faydalanılarak yapılmaktadır. Beklentilerin tahminler doğrultusunda gerçekleşmesiyle kazanç elde edildiği gibi fiyat tahminlerinin tutturulamaması nedeniyle de kayıp yaşanacaktır. Herhangi bir yatırım aracının fiyatının gelecek değerleneceği veya fiyatının yükseleceği öngörülüyorsa, bugünden alım yapılmaktadır. Gelecekte tahminlerin beklentiler dahilinde gelişmesi sonrasında fiyat yükseldiği zaman yüksek fiyattan satış yapılacaktır. Düşük fiyattan alım ve yüksek fiyattan satış nedeniyle de kar elde edilecektir.
Aynı şekilde fiyatların düşeceği veya değer kaybedeceği öngörülüyorsa da bugünden satış yapılır ve beklentiler gerçekleştiğinde kazanç elde edilir. Örnek vermek gerekirse; dolar  Türk lirası kurunda işlem yapan bir spekülatör, gelecekte kurun değerinin artacağını öngörüyorsa bugünden dolar alımını gerçekleştirir. Gelecek beklentileri gerçekleştiği zaman aldığı doları Türk lirasına dönüştürerek kar elde etmiş olur. USD – TRY kurunun değer kaybedeceğine inanıyorsa da elindeki doları bugünden satarak beklentileri gerçekleştiğinde kazanç elde etmiş olur.
Spekülasyon yapmak piyasanın tüm riskini üstlenmek demektir. Çünkü bir emtia, menkul kıymet veya döviz fiyatının gelecekteki piyasa fiyatı üzerinden tahminler yapılmakta ve bugünden alım veya satış yapılmaktadır. Tahminlerin her zaman gerçekleşmesi mümkün değildir. Tahminleri gerçekleşmediği zaman kayıp yaşamış olacaktır. Bu nedenle de piyasanın tüm risklerini alarak işlemlerini bugünden gerçekleştirmektedir.
Spekülasyonun bir nevi vadeli işlem olduğunu düşünmek gerekir. Vadeli işlemler genel olarak riskten korunma amacıyla yapılmaktadır. Ama bunun yanı sıra spekülasyon da riske girilerek spekülatif kazanç elde etmek için yapılmaktadır. Çünkü bugünden alım veya satış gerçekleştirilmekte, gelecekte beklentilerin karşılanması sonucunda da kar veya zarar edilmektedir.
Spekülasyon yasaldır ve piyasada istikrarın sağlanması adına da önemli faaliyetlerdir. Spekülasyon sayesinde oluşan işlem hacmi ile gerçek alıcılar, satıcılar, yatırımcılar ve riskten korunmayı amaçlayanlar her zaman karşılaşabilirler. Bu sayede de borsanın likiditesi artış gösterir. Aynı zamanda fiyatlar düşükken alım, yüksekken satış yaptıkları için de fiyatların hiçbir zaman aşırı yükselmesine veya düşmesine izin verilmemiş olur. Riskten korunmak isteyen kişilerin risklerini spekülatörler üstlenmiş olurlar.

a)     İstikrar Sağlayıcı Spekülasyon

Piyasalarda yapılan spekülasyon, aşırı dalgalanmaları önlemektedir ve bu sayede fiyatlarda istikrarın sağlanmasıdır. Aslında istikrar sağlayıcı spekülasyon bir görüştür ve görüşler üzerinden hareket edilir. Örnek vermek gerekirse; altın fiyatının düştüğü dönemde spekülatörler bir süre sonra fiyatların yeniden yükseleceği düşüncesi ile düşük fiyattan alım yaparlar. Bu durumda ise alımlar nedeniyle altın daha fazla değer kaybetmemiş olacak ve fiyatı dengeli bir şekilde hareket edecektir.

 

b)İstikrar Bozucu Spekülasyon


Yapılan spekülasyonların fiyatlarda düzeni değil de daha fazla düzensizliğe neden olduğunu savunanların görüşüdür. Yatırım araçlarının fiyatlarındaki dalgalanmaları daha da arttırdığına inanılmaktadır. Örnek vermek gerekirse; fiyatı yükselen bir yatırım aracının ileride daha da yükseleceğine inanan kişilerin alım yapması ve fiyatların daha fazla yükselmesine neden olmaları şeklinde tanımlanabilir. Aşırı bir talebin oluşmasına neden olunması nedeniyle fiyatların aşırı yükseleceğine inanılmaktadır.

4.RİSK VE GETİRİ
     
Riskin sözlük anlamı, gelecekte beklenmeyen bir durumun ortaya çıkma olasılığı, yaralanma, incinme ve zarara uğrama olasılığıdır. Finansal açıdan risk ise, gerçekleşen getirinin beklenen getiriden sapma olasılığıdır. Yatırımcının yapacağı yatırımdan sağlayacağı getirinin, beklenen getirinin altına düşme veya üstüne çıkma olasılığı söz konusudur. Bu olasılık, yatırımcı açısından yapacağı yatırımın riskini oluşturmaktadır. Bir yatırımcının yaptığı yatırımın gerçekleşen getirisi, beklenen veya tahmin edilen getiriden ne kadar büyük farklılık veya sapma gösterirse, söz konusu yatırımın riskinin o kadar yüksek olduğu söylenebilir.
 Risk ve getiri, yatırım kararını belirleyen iki temel faktördür. Bu nedenle, yatırımcılar, yapacakları yatırımlarla ilgili olarak beklenen getiri kadar, riski de dikkate almak zorundadırlar. Risk ve getiri arasında doğrusal bir ilişki vardır. Yani, bir yatırımın riski arttıkça, getirişi de artar. Ayrıca, yatırımın vadesi ile risk arasında da doğrusal bir ilişki vardır. Vade uzadıkça, risk de artmaktadır.
 İnsanlar, genellikle, olası kayıpları risk olarak görür, potansiyel kazançları risk olarak değerlendirmezler. Fakat beklenen değerden olumlu sapmalar da risktir. Diğer bir deyişle, olası zararlar kadar olası karlar da risk olarak değerlendirilir.
Belirsizlik ile risk, farklı anlamlar içeren kavramlardır. Belirsizlik ve risk kavramları arasındaki farklılık, olasılık dağılımının yapılma şekline göre ortaya çıkmaktadır. Bir olayın gerçekleşme şansı, bir olayın meydana gelme olasılığı olarak kabul edilir. Örneğin, yazı tura atan bir kişinin yazı ya da turayı bulma olasılığı %50'dir. Bu şekilde, gerçekleşmesi mümkün bütün olaylar belirlenir ve bu olayların her birinin gerçekleşme olasılığı tahmin edilirse, buna olasılık dağılımı denilmektedir. Olasılık dağılımı, sübjektif veya objektif olarak yapılabilir. Olasılık dağılımı, kişinin beklentilerine dayalı olarak sübjektif yapılıyorsa belirsizlik; olasılık dağılımı, geçmiş veriler kullanılarak objektif olarak yapılıyorsa risk söz konusudur. Objektif olasılık dağılımı, olaya ilişkin geçmişe ait verileri bilimsel yöntemlerle analiz etme sonucu oluşturulurken, sübjektif olasılık dağılımı, hiçbir tarihi veriye sahip olmadan yapılmaktadır. Belirsizlik, yatırımcının beklenti ve sezgileri ile bir dereceye kadar aydınlanabilecek bir ortamı ifade ederken; risk, beklenen değerlerin olasılık dağılımının kantitatif olarak ölçülebildiği durumu ifade etmektedir.
 Belirsizlik ve risk arasında yakın bir ilişki vardır. Örneğin, belirsizliğin çok yüksek olduğu, diğer bir ifadeyle gelecekle ilgili tahminlerin yapılamadığı dönemlerde risk artmaktadır. Çünkü bu durumda yatırımcı, elinde mantıklı verileri veya göstergeleri olsa dahi objektif tahminleri olmadığı için karar vermek istemeyecektir. Yatırımdan beklenen gelecekteki getirilerin gerçekleşme ihtimali yükseldikçe (olasılık dağılımı daraldıkça) belirsizlik durumu ve yatırımın riski azalacaktır. Belirsizlik ve risk kavramları birbirinden farklı anlamlar içermesine rağmen genellikle birbirlerinin yerine kullanılmaktadır.

5.MENKUL KIYMET SPEKÜLASYON RİSKİ

            Menkul kıymet riski ya bankanın hisse senetlerine yatırım yapmasından ya da özel ve kamu kesimi borçlanma araçlarına yatırım yapmasından kaynaklanan bir risktir. Hisse senetleri fiyatları borsadaki fiyat hareketliliğine bağlı olarak sürekli bir değişim göstermektedir. Bu değişim esnasında bankalar bu yatırımlarından zarar görebilirler. Sahip oldukları yatırım araçlarını nakite dönüştürmek istediklerinde satış zorluğu ve maddi kayıpla karşılaşabilirler. Spekülatif amaçlı hareketlere karşı bankaların portföy çeşitlendirmesine giderek bu tür bir riskin etkisini azaltmaları mümkündür. Bu amaçla bankalar iyi bir fon yönetim merkezi oluşturmalıdırlar.

6.SPEKÜLATİF FİNANS

Spekülasyonà Kısa Dönemà Öngörü(ler)à Pozisyon (Açık)à Kur riski (Piyasa/Fiyat Riski)à Sonuç: KÂR/ZARAR->Etki:Kâr/Zarar Tablosu
1. Spekülasyonda risk alındığından, arbitajdan farklıdır,
2. Spekülasyon, arbitrajın aksine, mevcut piyasa yapısının değerlendirilmesi sonrasında oluşan beklentiler dikkate alınarak ve risk üstlenerek (risk alma güdüsü yüksek) kazanç sağlayabilme çabası içerisindedir,
3. Spekülatörün yanlış (piyasa veya arz/talep) öngörüleri, zarar (gider) yazmasına neden olabilir. 
4. Faizlerin düşük seviyelerde olduğu zamanlarda spekülasyon yapma güdüsü daha fazladır.
5. Garantili kazanç (kazan-kazan)diye bir şey yoktur. Para Piyasalarından; kimse kimseye karşılıksız olarak havadan para yağdırmaz.
6. Spekülatif amaçlı (kısa dönemli bakış açısı) alım-satım işlemlerinde risk(ler) tamamen ortadan kaldırılamaz. Ancak, etkin bir şekilde yönetilebilir.

            7.SONUÇ
Hedgerler riski rahatlıkla spekülatörlere kaydırabilirler. Bununla birlikte spekülasyon gelecek piyasalarıyla sınırlı değildir. Spekülatörler açısından ticaretten elde edecekleri faydanın fiyat değişimleri ile sınırlı kalması onlar açısından fiyat ve zaman bilgisi diğer piyasa katılımcılarına kıyasla çok daha önemli hal almaktadır.
 Doğru bilgi akışının gerçekleşmesi ve spekülatörün gerektiğinde sürü psikolojisi ya da geri besleme yatırımlarından yararlanabilmesi açısından işler durumda organizeleşmiş bir piyasaya ihtiyacı vardır. Aracılı ve aracısız piyasalar ve spekülatif faaliyetleri incelediği modelinde spekülasyonun organize piyasalara uygunluğu sonuca ulaşmıştır. spekülatif işlemler organize piyasalarda daha yaygın yapılmaktadır. Bunun anlamı reel piyasalarda veya organize olmayan piyasalarda spekülasyonun olmayacağı değildir. Ancak, büyük çapta risk alınarak gerçekleştirilen spekülatif faaliyetlerin  organize piyasaların sağladığı güven ve işlerlik ortamında daha rahat gerçekleşeceği de açıktır.


KAYNAKÇA:













Hiç yorum yok:

Yorum Gönder